Spor aktiviteleri sırasında meydana gelen diz çevresi yumuşak doku yaralanmaları, sporcuların performansını düşürebilir ve uzun dönem etkileri nedeniyle spor kariyerlerini etkileyerek yaşam kalitelerini olumsuz yönde etkileyebilir. Sporcular arasında en sık görülen diz çevresi yumuşak doku yaralanmaları; medial patellofemoral ligament yaralanmaları, kuadriseps ve patellar tendon yaralanmaları, diz eklemi bursitleri, anterior sıkışma sendromu, Hoffa`nın yağ yastığı, popliteal şişlikler, diz çevresi tendinitleri ve iliotibiyal bant sendromudur. Bu yaralanmaların tanınması, etkili bir tedavi planının oluşturulması için gereklidir. Diz çevresi yumuşak doku yaralanmalarının tanısında klinik muayene, görüntüleme teknikleri ve bazen artroskopi gibi invaziv yöntemler kullanılmaktadır. Başta manyetik rezonans görüntüleme olmak üzere ultrasonografi ve direkt radyografi gibi görüntüleme yöntemleri yaralanmanın yerini, şiddetini ve ayırıcı tanısını belirlemede önemlidir. Yaralanmanın yerine, şiddetine ve sporcunun gereksinimlerine göre tedavi planı belirlenir. Tedavi seçenekleri arasında konservatif yöntemler (dinlenme, soğuk uygulama, fizik tedavi gibi), cerrahi müdahaleler (artroskopik, açık rekonstrüktif cerrahi gibi) ve rehabilitasyon programları yer alır. Sporcularda bu yaralanmaları takiben spora dönebilmek için erken tanı, uygun tedavi ve kapsamlı rehabilitasyonun etkili bir şekilde yönetilmesi yaralanmanın tekrarlanma riski nedeniyle oldukça önemlidir. Spor hekimleri, fizyoterapistler ve ortopedi ve travmatoloji cerrahları arasındaki iş birliği, sporcunun en iyi sonucu elde etmesine ve spor kariyerini korumasına yardımcı olabilir.