Kalça artroskopisi, eklem içi ve eklem dışı patolojilerin tedavisinde yaygın uygulanan tedavi yöntemi olmasına rağmen, kalça displazisi durumunda cerrahi sonuçlar ve endikasyonlar hâlâ tartışmalıdır. Asetabular displazi, femoral başın yetersiz asetabular örtüsü nedeniyle koksartroza yatkınlık oluşturan bir durumdur ve özellikle orta ve şiddetli displazi vakalarında izole artroskopik tedavinin yetersiz kalabileceği düşünülmektedir. Güncel literatürde, displazik kalçalarda artroskopinin intra-artiküler patolojilerde iyileşme sağladığı ancak displazik olmayan kalçalara göre daha yüksek oranda tekrar cerrahi ve total kalça artroplastisine dönüşüm gerektirdiği belirtilmiştir. Orta ve şiddetli displazili hastalarda izole artroskopi önerilmemektedir zira klinik sonuçlar daha olumsuz olup iyatrojenik instabilite riski yüksektir. Bununla birlikte, sınırda displazili vakalarda, labrum ve kapsül korunmasına özen gösterildiğinde, izole artroskopik tedavi belirli hastalar için faydalı olabilir. Ayrıca, periasetabular osteotomi (PAO) ile kombine edilen artroskopinin, eklem içi patolojilerin tedavisinde potansiyel faydalar sunduğu ancak PAO`nun tek başına yeterli olup olmadığı konusunda literatürde kesin bir sonuca varılamadığı vurgulanmaktadır. Kalça displazisinin tedavisinde kalça artroskopisi, dikkatli hasta seçimi ve multidisipliner bir yaklaşım gerektiren bir yöntemdir ve tedavi stratejileri belirlenirken her hasta özelinde değerlendirilmelidir.