Yüksek tibial osteotomi ve unikompartmantal diz artroplastisi, genç ve aktif hastalarda mediyal kompartmantal artrozun tedavisinde tercih edilen cerrahi tedavi yöntemleridir. Tibial osteotomi ve unikompartmantal diz artroplastisinde, artritik değişikliklerin devam etmesi, ağrı, implant gevşemesi, enfeksiyon veya periprostetik kırık gibi nedenlerle başarısızlık olduğu durumlarda, total diz proteziyle revizyona ihtiyaç duyabilir.
Yüksek tibial osteotomi sonrasında, total diz proteziyle revizyon yapılmasının teknik olarak zorluğu birçok çalışmada bildirilmiştir. Bu zorluğun nedenleri arasında; cerrahi öncesi dizilim bozukluğu, instabilite, eklem katılığı, patella baja, eski cerrahiye ait skar ve implantların varlığı sayılabilir. Osteotomi sonrası artroplasti uygulamalarında karşılaşılabilecek zorlukları en aza indirmek amacıyla; dikkatli cerrahi öncesi planlama, uygun cerrahi insizyon, az kemik kesisi, dikkatli yumuşak doku dengesi sağlanması, patellar uyum ve yüksekliğin düzeltilmesi gerekir.
Başarısız unikompartmantal diz artroplastisinin revizyonu, teknik olarak kemik kaybı ve olası bağ dengesizliği nedeniyle, primer diz protezinden daha zordur. Unikompartmantal diz artroplastisinin 10 yıllık revizyon oranı %8–17,5 arasında değişmektedir ve en sık revizyon nedeninin aseptik gevşeme ve artritin ilerlemesi olduğu belirtilmiştir. Unikompartmantal diz artroplastisi sonrası revizyonlarda, tibial ve femoral kemik kaybı sorun olabilmektedir. Kemik kaybı olan bölgeye otogreft uygulamasının ardından primer total diz protezi uygulaması, bunun yeterliği olmadığı durumlarda ise revizyon sistemleri kullanılması, stabiliteyi arttırıp başka uygun revizyonlar yapılmasını sağlar.