Proksimal humerus hem primer hem de sekonder malignitelerin sık görüldüğü bir bölgedir. Bununla beraber dinamik ve statik stabilizatörlerin bir arada çalıştığı, instabiliteye yatkın bir eklemdir. Dolayısıyla kemik ve yumuşak doku rezeksiyonu gerektiren büyük kitleler sonrasında fonksiyonel bir omuz elde etmenin teknik zorlukları bulunmaktadır. Geçmişten günümüze çeşitli cerrahi prosedürler denenmekle beraber son yıllarda rezeksiyondan sonra anatomik mega endoprotezler ile rekonstrüksiyon neredeyse bir rutin hâlini almıştır. Ancak protezin fonksiyonel olarak çalışması için gereken kas yapılarının kitleyle beraber çıkarılması gerektiği durumlarda bu protezler birer yer kaplayıcı işlevi görmekte ve hastaların fonksiyonel sonuçları kötü olabilmektedir. Yaşlı hastalardaki rotator manşet artropatilerinde rutin olarak uygulanan ters omuz protezinin getirmiş olduğu biyomekanik avantajlar, onkolojik cerrahiler sonrasında kullanımını da son dönemlerde yaygınlaştırmıştır.
Onkolojik omuz cerrahilerindeki kullanımı henüz yeni olan ve uzun dönem sonuçlarının yetersiz olduğu ters omuz protezinin hangi endikasyonlarda kullanılması gerektiği veya kontrendikasyonları ile alakalı fikir birliği henüz bulunmamaktadır. Bu derlemede proksimal humerus kitleleri sonrasında ters omuz protezinin kullanım alanları, cerrahide dikkat edilmesi gereken noktalar ve diğer rekonstrüksiyon seçenekleriyle karşılaştırılması gibi konular literatür bilgilerinin ışığında ele alınacaktır.