Tibia ve fibula kırıkları, önkol ve femur kırıklarından sonra çocuklarda görülen en sık üçüncü pediatrik uzun kemik kırıklarıdır. Proksimal tibial bölge yaralanmaları sık olmamakla birlikte, gençlerin ve çocukların son yıllarda spor faaliyetlerine katılımının artmasıyla birlikte sıklığı artmaktadır. Büyüme kıkırdağının bu bölgede yer alması, nörovasküler yapıların yakın komşuluğu nedeniyle proksimal tibia kırıkları özel önem arz eder. Tanı, ön-arka ve yan grafiler yardımıyla konulur. Şüpheli olgularda ileri görüntüleme yöntemleri (bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme) kullanılabilir. Tedavi kararında genellikle kırığın ayrışma miktarı belirleyicidir. Hangi tedavi kullanılırsa kullanılsın, büyüme kıkırdağının yerleşimi dolayısıyla ekstremite deformitesi ve dejeneratif eklem hastalığının gelişmemesi için uygun dizilimin elde edilmesi ve korunması tedavide esastır. Tibia ve fibula diyafiz kırıklarında oluş mekanizması, düşme, spor yaralanmaları veya trafik kazalarıdır. Kırık oluşum mekanizmasına göre klinik yansımalar değişkenlik göstermekte ve yaşa bağlı farklı tedavi şekilleri uygulanabilmektedir. Pediatrik tibia ve fibula kırıklarının büyük çoğunluğu konservatif yöntemlerle tedavi edilirken, büyük çocuklar ve kabul edilebilir sınırların dışında dizilimdeki kırıklarda, cerrahi tedavi yöntemleri ile tespit (Kirschner telleri, titanyum esnek çiviler, plak/vida, eksternal fiksatör) tercih edilebilir.